Ayrışabilme
- Yasenya Ceylan Ayseli

- 11 Ara 2019
- 1 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 20 May 2020
Bebek ve anne arasındaki bağ hamilelik dönemiyle birlikte gelişmeye başlar. Doğumla beraber, anne ve bebek bedensel olarak birbirinden ayrılsa dahi aralarındaki ruhsal bağ devam eder.

Resim: Lukyanova, 2002
Özellikle doğumdan sonraki 0-6 aylık dönemde bebeğin bakımverene, kendine, dünyaya bağlandığı ve güven duygusunu içselleştirdiği bir dönemdir. Bu dönemde bağlanma gerçekleşiyor olsa bile, ayrışma sürecin içinde çoktan yerini almıştır aslında. İlk 3 ay “ben ve öteki” ayrımının olmadığı, bebeğin hala anne ile bir bütünlük içerisinde yaşadığı bir zaman dilimidir.
Bu dönemde, bebeğin bütün ihtiyaçları ertelenmeden karşılanır ve bebek hala anne ile bir bütündür, annenin bir parçasıdır. 4. aydan itibaren yavaş yavaş annenin, bebeğin yanından ayrılması, emzirme sürecinde pekiştirilen bağın ve temasın süresinin değişmesi, 6. aydan itibaren katı gıdanın günlük akışta yer alması ve artık ikili ilişkiye bir üçüncünün dahil olmasıyla ayrışma sürecinde farklı bir evre başlar. 12. ay civarında ilk adımlarını atmaya, kendi beden sınırlarının keşfi ve farklılığıyla yüzleşmeye başlayan çocuk artık annenin bir uzantısı olmaktan çıkıp kendi benlik kavramını geliştirmek için ilk adımlarını atmış olacaktır. Bu süre içerisinde, çocuğun kabul görmesi, koruma ile engellenmenin birbirine karıştırılmaması, keşfini tamamlayabilmesi için cesaretlendirilmesi ve alan tanınması değerlidir. Ayrılık kaygısının en yüksek yaşandığı 24. aydan itibaren ise sosyalleşme ve bireyselleşmenin önemli basamakları olan oyun grupları ve sosyal aktivitelerin çoğalması, ayrışmanın diğer bir evresi olan anaokulu sürecinde ayrıca destek sağlayacaktır.
Uzm. Psk. Ceylan Ayseli



Yorumlar